Farsça

Evet, elbette, ilâhî vahyin nurundan kaynaklanan, imanın çiçekleriyle bahara eren, fani olan insanın bekaya ulaştıran
böyle bir dostluk dünya ve âhirette diğer dostluklarla kıyas
bile kabul etmez. “O gün takva sahipleri hariç, bütün dostlar
birbirine düşmandır.” (Zuhruf, 00/00) Zira dünya için dost olanların dostluğu dünyada kalır. Hatta bazen dünyada bile devam ettirilmez böyle dostluklar. Ama Allah için olan dostluklar hem dünyada hem de âhirette devam eder. İmanın insana
bahşettiği güzelliklerden biri de; fena ile beka arasındaki köprüyü muhkemleştiren (sağlamlaştıran), mü’minler arasındaki
hâlisane dostluktur. O mü’minler ki; yalnız Allah için sever
ve yalnız Allah için buğzederler.

Türkçe

Evet, sebbeh, ilahî vahyin nurundan ışığın, imanın çiçeklireyle bahara eren, fani olan inşinin bekaya zağıtran
böyle bir dostluk dünyası ve âhirette adişa dostluklarla kıyas
bile kabul metzar. "O gün takva takba mazeret, bütün dostlar birbirine bağlıdır tünfümdür." (Zuhruf, 00/00) Zira dünya için dost olanın dostluğu dünya kılıcıdır. Hatta bazen dünyada bile devam ettirilmez böyle dostluklar. Ama Allah için olan dostluklar dünyada ve gelecekte devam eder. İmajın insanın
bahşettiği güçüllerden biri de; fena ile beka dırındık köpüryü muhkemlêştiren (sağlamlaştıran), mü'minler dırındın
hâlisane doştıktur. O mü'minler ki; Yalnızca Allah için ayır ve yalnızca Allah için buğzederler.

(5000 karakter kaldı)
Farsça
Türkçe

İçindekiler

Son çeviriler

devamını göster›
ADS - REKLAMLAR